ORMANLARIN KORUNMASI VE YANGINLARIN ÖNLENMESİNE İLİŞKİN ÇÖZÜM ÖNERİLERİM
Mehmet ÖNGEN Hukukçu-Turizmci-Üretici

1-Ormanlarımız, mülkiyeti devlette kalmak koşulu ile orman köylüsüne tahsis edilmelidir. Bakımı, geliştirilmesi ve korunması orman köylüsüne ait olmalıdır.
Devlet, organize eden ve kontrol eden durumunda bulunmalıdır.
2-Ormanlara keçi sürülerinin girmesi yasağı hemen kaldırılmalıdır. Çünkü keçiler, yeni dikim alanlarındaki taze fideler hariç ormana zarar vermezler. Tam tersi, yedikleri otlar taze iken bittiğinde kuruyup büyümesine ve yangının yayılmasına engel olur.
3-Sürülerin çobanları, doğal birer “koruyucu ve gözcüdürler”. Yangın mevsiminde dağlarda ve ormanlarda geceleri konakladıkları için en küçük bir yangın başlangıç ateşine anında müdahale edebilirler.
4-Hangi amaçla kaldırıldığını bilmediğimiz ORMAN MUHAFAZA MEMURLUĞU yeniden ihdas edilmeli ve çalışma koşulları iyileştirilmelidir.
5-Ormanlık alanlardaki yangın koridorlarında belirli aralıklarla su depoları kurulmalıdır.
6-Yanmış alanlara tekrar çam dikmek yerine geniş yapraklı ve yangının yayılmasına engel olan kayın, ıhlamur, meşe, akasya vb. ağaçlar dikilmelidir.
Ormanlarda ekonomik değer olarak örneğin ıhlamur gibi, çam ağacından daha kıymetli ağaçlar çoğaltılabilir. Bu ağaçların ürün gelirleri, o bölgenin korunması ve geliştirilmesinin finansmanını sağlayabilir.
7-YANGIN İHBAR SİSTEMİ 112’ den ayrılarak daha pratik ve ulaşılabilir bir iletişim imkanına kavuşturulmalıdır.
8-Yangına kasten veya taksirle sebebiyet vermenin cezaları Türk Ceza Yasası ve 6831 sayılı Orman Yasasının eşgüdümü ile ciddi anlamda caydırıcı hale getirilmelidir.
9- YANGIN GÖZETLEME KULELERİNİN SAYISI VE GÖREVLİSİ ARTIRILARAK etkin söndürme işlevine katkısı sağlanmalıdır
10-Yangınların yaygın sebeplerinden biri de ANIZ YAKMAKTIR. Bu konuda yayınlanan sayısız uyarı ve tebliğlerden bir sonuç alınamamaktadır. Mevzuatın karışıklığı eylemi caydırıcı olmaktan uzaklaştırıyor.
Şöyle ki;
- 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 32. Maddesine göre, anız yakanlara 2.052 TL. ceza verilmektedir. Anız yakmanın sebep olduğu korkunç zararlar göz önünde bulundurulduğunda bu cezanın düşüklüğü kolayca anlaşılabilir.
- 5237 sayılı Türk Ceza Yasasının 170 ve 171 nci maddelerinde suçun cezası 3 aydan 1 yıla kadar hapistir. Ama, ceza, Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması hükmünün şartlarına göre ertelenir, ortada da bir ceza kalmaz.
- 2872 sayılı Çevre Kanununun 1/c maddesine göre, anız yakana dekar (dönüm) başına 556,71 TL. idari para cezası verilir!.. Bu kadar komik bir rakam.
Sonuç olarak; böylesi dağınık mevzuat tek bir yasada toplanarak, gerek hapis ve gerekse idari para cezası olarak son derece caydırıcı miktarlar belirlenmelidir. Böylelikle, ülkemizin akciğerlerini yok eden yangınların çıkması önlenecektir.




