SARI Liste Baskı Var Dedi Çekildi.

CHP Çanakkale Merkez İlçe Örgütü'nün mahalle delege seçimlerinde iki liste yarışıyordu.

  Beyaz liste Y-Belediye Ekibi (Yeni Belediye Ekibi) Sarı Liste omurgasını eski-tasfiye olan belediye ekibinin oluşturduğu ekiplerin yarışı idi.

    Genel fotoğraf eski arkadaşların yada bir Elmanın iki yarısının iktidar alma savaşı olarak tanımlanabilir. Bunun yanında tabii ki demokrat-ilerici iktidarı eline alan dünde, bugünde belediye ekibine karşı mücadele eden grupçuklar var idi. Bu partili arkadaşları bir yana koyuyoruz.

   SARI Liste :Yeni belediye ekibiinin yönetimi aldıktan sonra ki başarısız belediye çalışmaları ve parti içinde ki kurmayı başaramadıkları üyelerin (grupçukların) desteğini almıştı. 

     Yayımladıkları bildiride kibarca çok büyük baskı var seçimler adil olmuyor demiş Sarı liste platformu. Şöyle hafızalarımızı bir tazeleyelim.

        Baskı var diyenler düne kadar baskı yapanlar oldukları için baskıyı tanımlamakta yada görmekte zorlanmış-tarif etmekte güçlük çekmiş olmasınlar.

    Bir Kez daha yazıp anımsatalım. 

2004 yılı yerel seçimleri sonrasında, başlayan süreç.

            Belediye karşıtı ekip Barbaros Mahallesi seçimlerinde (sanıyorum bu gelenek hiç değişmedi.) yaşamları boyunca CHP'ye oy vermeyen unsurların parti üyesi yapılarak oy kullanmalarına tanıklık eden günlerdi. 

      İsmetpaşa Mahallesi'nde muhalif liste yazdığı delege kadar oy alamamıştı. Cevatpaşa Mahallesi'nde 200'e oya karşı 100 oy alan muhalif liste seçimleri kaybetmişti.

     Esenler Mahallesi'nde muhalif liste 39 oy alınmıştı. Belediye Ekibi ise 117 oy almıştı.

    Barbaros listesinde rahmetli İşçi Hakkı muhalif listeyi örgütleyen isimlerdendi. delege olarak yazdıkları bile kendilerine oy vermediler. Belediye ekibi sildi süpürdü.

       BASKILAR ARTIYOR.

   Belediye ekibinin bütün olanaklarını kullanmalarına rağmen Serdar Soydan (Ahmet Küçük- Musa Artam ve Ali Sarıbaş) il başkanı oldu. Ve kıyamet kopmaya başladı.

     2007 yılında Serdar Soydan CHP Çanakkale ikinci sırasından milletvekili adayı oldu. Belediye ekibi Serdar Soydan'ın işyerinin bulunduğu caddeyi seçimlere 2 ay kala kazdı. Seçimler bitene kadar yaz günü insanlar toz içinde yaşamaya mahkum edildi. Seçimlerde ise örgütlü olarak AKP'ye oy verdiler. CHP bir milletvekili çıkarsın diye. İşten çıkarmalar, tehditler, baskılar rutin hale gelmişti.

      CHP'lilier dışında herkese kucak açan belediye ekibi parti içinde ki muhalefeti ezmek için yoğun bir çaba içine girdiği günlerdi.

        Dönemin İl başkanı Serdar Soydan işyerinden kaçak su kullanıyor diye ceza kesilip ardından yandaş basına bu haber servis ediliyordu. Örgütü tanımayan bir belediye yönetimi vardı. 

     2009 yerel seçimlerinde DSP'ye açık olarak çalışan bir belediye yönetimi vardı. DSP'nin il genel meclisi ve belediye meclisine oy vermeyi örgütleyen ekip, belediye başkanlığında Ülgür Gökhan'a oy vermek için çalıştılar. 

    Sonuçta Ülgür Gökhan'ın oyları yüzde 39.5'e düştü. Belediye meclisi ile Belediye Başkanı arasında ki fark ilk kez bu kadar azalmıştı. 

     CHP'nin 6.Genel Başkanı rahmetli Deniz Baykal Çanakkale'ye seçim sonrasında geldiğinde belediye sosyal tesisleri üst katında, Ülgür Gökhan'ın ceketinin düğmesini ilikleyip oyların düşmesinin sebebi bennim Sayın Genel Başkanım demesine şahit olan onlarca partili hala yaşıyor.

      2009 seçimlerinin günahı Ahmet Küçük'ün. Ülgür Gökhan'ı CHP Genel Sekreteri Önder Sav tarafından önseçimsiz atanmasını seçim sonrası danışma kurulunda anlatan Küçük, Çanakkale'nin tek milletvekili ben olduğum için. Biga Belediyesi'ni alma şansımız çok azdı. Ve elimizde ki belediyeyi kaybetmemek adına maalesef Ülgür Gökhan'ı aday gösterilmesini sağladım konuşması arşiv gazetelerinde var.

      2011 yılında milletvekilliği için yapılan önseçim hakim denetiminde gerçekleşti. Belediye ekibi Ali Sarıbaş'ı destekledi. Serdar Soydan ikinci oldu. Ve CHP çok uzun yıllar sonra seçimde iki milletvekili çıkardı. 

   Hemde Soydan çıkmasın diye MHP'nin adayına oy verin çalışması yapıldığı halde.

   Gece yarısı partide kızaran-kararan yüzler hala anılarda.

   Gazetenin arşivini taramıdğımız zaman onlarca anti-demokrat uygulamanın yaşandığını baskıların hiç dinmediğini baskılara karşı dik duranların ise mücadele ederek var olduklarını anımsatmakta fayda var.

   Bu bağlamda  2014 yılı yerel seçimlerine Okyanus Ötesinde müdahale edildidiğini, yaşamları boyunca yolun SOL'undan yürümemiş kişilerin yönetimde (parti ve belediye) nasıl söz sahibi olduklarını tarih bir gün bütün ayrıntıları ile yazacak. 

   Somut koşulların somut tahlilini yaparsak, çekilenler tarihsel bir hata yaptılar. Gerçi birbirine benzemez bileşenlerin bir kısmı yaşamları hep mücadele çinde geçtiğini biliyoruz. Tanık olduk. Diğerleri ise hep atama ile geldikleri için mücadele onların yaşam biçimine aykırı.

    Çanakkale Belediyesi'ni İYİ Parti son anda kaybetti diyenlerin, partinin oyları azaldı diyenler önce aynaya baksınlar. 

        Seçim döneminde Kepez'de oylar Birol Arslan'a, Çanakkale'de Burak Kunt'a çalışanlar tarih sizleri de unutmayacak. 

   Elbette hiç kimse bir adaya-partiye oy vermek zorunda değil ama önce üyesi olduğun partiden istifa et sonra başka partiye çalış.

 Merkez İlçede oylar yüzde 60'lardan yüzde 39'a düştüğü üzerine politik mücadele kurmaya çalışanlar .  Yüzde 60 oyun  İYİ Parti ittifakı ile alındığı gerçeğini yok sayıyıyorlar.

  Kepez'de seçmen sayısının artmasına rağmen oyların yüzde 52'den yüzde 41'.8'e düştüğünü görmezden gelmek etik değildir. 

    Yazacak 27 yıl var . Gerekirse yazılır.